Mesane Kanserinin ilk ve en önemli belirtisidir.
Laparoskopik ve da Vinci® Robotik Radikal Sistektomi- kanama azlığı, az yara açılması, yara fıtıklaşmasının olmaması, daha hızlı iyileşme gibi avantajları mevcutur.
Robot yardımlı ya da yardımsız laparoskopik radikal sistektomi
Evre 0'da tespit edilen mesane kanserinin 5 yıl hayatta kalma oranı %98 olarak belirtilmektedir. İleri evrede yani invazif mesane kanseri olan bir hastaya radikal sistektomi kararı verildikten sonra operasyon en kısa sürede yapılmalı ve gecikmeyi minimuma indirebilmek için her türlü çaba gösterilmelidir.
Mesane idrarı depolayan içi boş balon şeklinde kaslardan oluşan bir organdır. İdrar böbreklerde yapılır ve üreter adı verilen iki adet kanalla aşağıya, mesaneye geçer. Mesane (idrar torbası) kanseri tüm kanserler içinde batı ülkelerinde dördüncü ya da beşinci sırada yer alır. Ürolojik kanserler içinde de 2. sıklıkla görülür. Hastalığın tanısının konduğu aşamada % 85’i mesaneden yayılmamış, % 15’i lenf bezlerine ya da diğer organlara yayılmış halde bulunur. Sigara en önemli risk faktörlerinden biridir. Sigara içenlerde mesane kanseri görülme olasılığı 4 kat artmaktadır. Mesane kanserli hastaların büyük çoğunluğu idrarda pıhtılı kanama olmasıdır. Bu kanama genellikle ağrısızdır.
Ön tanı ultrasonografisi ya da BT ürografi (bilgisayarlı tomografi) de kitlenin görülmesi ile konur. Kesin tanı endoskopik değerlendirme yani sistoskopi ile yapılır, bu esnada gözlenebilen tümör temizlenir ve patolojiye değerlendirilmek üzere gönderilir. Mesane tümörü kas tabakasına yayılmamış ise düzenli kontroller ve endoskopik işlemlerle kontrol altına alınmaktadır. Eğer tümör kas tabakasına yayılmış ise mesanenin tümüyle çıkartılması gerekmektedir Yapılması gereken bu bu ameliyata radikal sistektomi denir. Mesane çıkartıldıktan sonra idrarın yeniden depolanması için bağırsağın bir kısmından balon şeklinde yeni mesane yapılması en sık tercih edilen yöntemdir. Bu yeni mesaneye böbrekten çıkan kanallar ağızlaştırılır ve dışarıya açılan yeni idrar kanalına oluşturulur.
Robot yardımlı laparoskopik sistektomi mesaneye ulaşmada kullanılan bir yaklaşım biçimidir. Bunun dışında gerçekleştirilen ameliyatın açık ameliyattan hiçbir farkı yoktur. Robotik ameliyatta mesaneye büyük bir kesi, yani açık yara ile yaklaşmak yerine, 4-6 adet 0,5 ve 1,2 cm. lik mini kesilerden (deliklerden) ulaşılır. Bu deliklerden birinden içerideki görüntüyü sağlayan kamera, diğerlerinden ameliyatıgerçekleştirmekte kullanılan çeşitli cerrahi aletler ameliyat sahasına iletilir. İşlem esnasında, cerraha çalışma alanı yaratabilmek için, karın içi gazla doldurulur. Bu ameliyat robot yardımlı olarak gerçekleştirilir. Mesane ve lenf bezleri laparoskopik olarak uygun yöntemle tüm bağlantılarından ayrılır. Ameliyatın bundan sonraki bölümü olan üriner diversiyonda ameliyat açık yönteme geçerek veya robot yardımlı laparoskopik olarak devam edebilir. İşlem sonunda tüm kanamalar durdurulur, karın içindeki gaz çıkartılır, ve ameliyat bölgesine dren yerleştirilir.
Ameliyat tekniği olarak oldukça karmaşık bir ameliyat olsa da kısıtlı bir boşlukta robot rahatlıkla hareket edebilmektedir. Kanama azlığı, az yara açılması, yara fıtıklaşmasının olmaması, daha hızlı iyileşme gibi avantajları mevcutur.